Hadise, son olarak katıldığı bir festivalde iddialı kombiniyle göz kamaştırdı. Belçika doğumlu şarkıcı, sahnede enerjisiyle herkesi büyülerken gençlik yıllarında yaşadığı zorbalık deneyimlerini de samimi bir şekilde paylaştı. Hadise, sosyal medya hesaplarından da sık sık toplumsal sorunlara ve gençlerin karşılaştığı zorluklara dikkat çekiyor.
Hadise, Belçika’da Yaşadığı Zorbalığı AnlattıHadise, göz kamaştırıcı sahne performanslarıyla dikkat çekerek magazin gündeminden düşmüyor.
Geçtiğimiz haftalarda “ Maddi gücün yoksa neyine güvenip bana yaklaşıyorsun?” yorumuyla dikkat çeken Hadise, Belçika ve Türkiye arasında 1964 yılında imzalanan Göç Anlaşması’nın 60. yıl dönümü şerefine düzenlenen festivalin açılışına katıldı.
Hadise, Belçika’da Yaşadığı Zorbalığı AnlattıHadise Belçika’da Pis Türk Söylemleriyle Karşılaştı
Belçika’da “Pis Türk” söylemiyle sık sık karşılaştığını ifade eden Hadise, geçmişini ve ailesinin göç hikayesini şu sözlerle anlattı: “Annem ve babam 1970’lerde Belçika’ya taşındılar ve orada evlendiler. Ben 1985’te doğdum. Belçika’da okurken bir Türk kızı olarak elimden geleni yaptım, annem ve babamı gururlandırdım ancak o dönemde zorbalık yaşadım. ‘Pis Türk’ gibi aşağılayıcı sözler duymak çok korkunç bir duygu. Gurbetçi olmanın ne demek olduğunu biliyorum.”
Hadise duygularını şu sözlerle ifade etti: “Gurbetçi olmak özlem demek, bazen yalnızlık demek. Bazen kalp kırılması demek.” Şarkıcı, Türkiye’de de zor günler yaşadığını belirterek içten düşüncelerini paylaştı.
Hadise, Belçika’da Yaşadığı Zorbalığı Anlattı“2009 yılında Eurovision için seçildim. “Düm Tek Tek” ile ülkemi Moskova’da temsil etmiştim. O zamanda ‘Neden bir gurbetçi kızı ülkemizi temsil ediyor’ dediler.
“22 Yaşındaydım ve bütün duygularla birlikte ayakta durmak, koskoca bir ülkeyi temsil etmek çok enteresan bir tecrübeydi. Gurbetçilere ‘Nereye ait hissediyorsun kendini’ diye sorduğunuzda bunun cevabı çok kolay değil. Ben kendimi, kendime ait hissediyorum. Çünkü iki zorbalığı da iki yerde yaşadım. Hatta hala bana ‘ Sen git memleketine dön’ diyebiliyorlar. Ben Türk’üm. Ne mutlu Türk’üm diyene.”
